Eynesilli Zafer’in Trabzon duyarlılığı!

Trabzon’un ulaşım sorunu ile ilgili yazdığım yazı karşısında çok sayıda mail aldım.

Çünkü o teşhis sadece benim değil Trabzon’da yaşayan sessiz çoğunluğunda sesiydi.

Dün mailime liseyi Beşikdüzü Lisesi’nde okumuş Giresun Eynesil’de yaşayan Zafer Savaş Mürtezaoğlu’nun cevaben bir yorumu düştü.

Diyor ki;

*
‘Bugün Karadeniz Gazetesi’ndeki Trabzon trafiği ile ilgili yazınızı  okudum.

Sizin adınıza böyle bir konuyu gündeme getirdiğiniz için memnun oldum.

Ama Trabzon adına da üzüldüm.

Ben  Eynesilliyim ama işim gereği her hafta Trabzon’a giderim. Eynesil’den Akçaabat’a 25 dakikada varırız. Ondan sonraki o kısa mesafeyi çok daha uzun sürede ancak katedebiliyoruz.

Bizler de çoğu işlerimiz Trabzon’ da döndüğü için bu trafik çilesine çözüm bulunmasını canı gönülden istiyor yetkililerden de bu konuda adımlar atılmasını bekliyoruz.

Osman Bey, kısaca bir konuya değinmek istiyorum.

Karadeniz sahil şeridindeki iller arasında benim görüşüm odur ki son 15 yılda Ayasofya  kavşağı hariç  şehir girişi olarak gelişme gösteremeyen tek il Trabzon’dur.

Bir Trabzonsporlu olarak da yazılarınızı ilgiyle takip ettiğimi bilmenizi ister Eynesil’ den saygılar sunarım her şey gönlünüzce olsun.’

*
Sevgili okurlar Trabzon’da yaşamayan ama haftada bir Trabzon’a yolu düşen bir kardeşimizin tahlili böyle.

Her bir kelimesi çok ama çok önemli.

Yani Trabzon’un ulaşım sorununu Trabzon’ ludan daha iyi etüt etmiş.

Duyarsız kalmamış.

Trabzon’da yaşıyormuşçasına gösterdiği duyarlılığına teşekkür ediyorum.


Ne diyor Eynesilli kardeşim.

‘Eynesil’den Akçaabat’a 25 dakikada geliyoruz. Ama Akçaabat’tan Trabzon’a çok daha uzun sürede gidiyoruz. Son 15 yılda Ayasofya kavşağı dışında hiçbir gelişme yok. Karadeniz sahil şeridinde gelişme gösteremeyen tek il Trabzon.’

Hadi Trabzon’u yönetenler cevap verin.

Haksız mı?

Bir Eynesil’li kardeşimizin duyarlılığı karşısında bu şehirde yaşayan sivil toplum örgütleri, belediye başkanları, il mülki amirleri cevabınız var mı?

Bu kardeşimizin sözlerine katılmamak mümkün mü?

*

Dünde yazdım.

Unutma unutturma demişler ya.

Devam.

Trabzon şehrinin en büyük sorunu artık ulaşım sorunudur.

Çarpık yapılaşma, doğa tahribatı, deniz tecavüzü ile, ‘Beton yığını’ haline gelen şehir resmen tıkanmıştır.

Otopark desek yok gibi.

Yol kenarları park olmuş.

Şehrin merkezinde var olan nefes aldıran yer bile beton yığını oluyor.

Bu şehre ilçeler hattı ile sahil bandında yapılması artık zorunlu hale gelen bir raylı sistem konmamış hala bu proje yapılsın mı yapılmasın mı diye tartışma konusu halinde duruyorsa çok ama çok yazık.

Raylı sistem denir lafta kalır.

Teleferik denir lafta kalır.

Deniz taşımacılığı denir lafta kalır.

Şehir merkezi artık trafikten temizlenmeli denir lafta kalır.

Allah aşkına insanlar artık şehir merkezine gelmiyor.

Gelmek isteyene de Allah kolaylık versin!

Trabzon trafik komisyonu artık geniş çaplı bir toplantı yaparak, ‘O kırılır, bu kırılır, onun zararı olur’ demeden aralarına bilim adamlarını da alarak bu şehrin trafik sorunun çözümü için reçeteyi ortaya koymalı.

Peki bu şehrin insanı ne yapıyor:

Bu şehir adına çıkıp bir protesto yaptı mı?

Yok be gülüm.

Desenize ki, ‘Bu şehir bir şike davasında bile Ankara’ya yürümek ve doğru dürüst bir şike anıtı dahi dikmek için bir araya gelemedi ki!’

Gidişat o dur ki eğer önlem alınamaz, sorunların üzerine radikal kararlar ile gidilmezse ‘EN YAŞANABİLİR ŞEHİR’ denilen Trabzon ‘EN YAŞANAMAZ ŞEHİR’ haline gelecektir.

Osman DİYADİN  o.diyadin@hotmail.com Karadeniz Gazetesi